Miras Hukukunda Sıkça Sorulan Sorular : Babam Mirası En Büyük Abime Bırakmak İçin Mal Kaçırdı, Ne Yapabilirim?
- abhukuuk

- 26 Haz
- 2 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 30 Haz
Miras hukuku uygulamasında sıklıkla karşılaşılan ihtilaflardan biri, miras bırakanın (muris) bazı mirasçılardan mal kaçırmak amacıyla yaptığı görünüşteki hukuki işlemlerdir. Bu tür işlemler, Türk hukukunda “muris muvazaası” kavramı kapsamında değerlendirilir ve genellikle tapu iptali ve tescil davasına konu edilir. Bu yazıda muris muvazaasının tanımını, şartlarını, Yargıtay içtihatlarını ve dava sürecini detaylı olarak ele alacağız.
Muris Muvazaası Tanımı

Muris muvazaası, tarafların üçüncü kişileri (özellikle mirasçıları) aldatmak amacıyla aralarında gerçek iradelerine uymayan bir sözleşme yapmaları ve bu işlemde murisin, gerçekte bağış yapmak istediği malvarlığını, satış gibi göstererek mirasçılardan mal kaçırmasıdır. En yaygın örneklerinden biri, bir taşınmazın satış gibi gösterilerek aslında karşılıksız olarak bir mirasçıya devredilmesidir.
Bu işlemde kısaca:
• Taraflar görünürde bir satış sözleşmesi yapar,
• Ancak gerçekte bağış vardır,
• Mirasçılar aldatılmakta ve saklı paylar ihlal edilmektedir.
Hukuki Dayanak ve Yargıtay Uygulaması
Türk Borçlar Kanunu’nda muvazaa kurumu düzenlenmiş olup, muris muvazaası uygulamaları esasen Yargıtay içtihatları ile şekillenmiştir. Özellikle Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararlarında, muris muvazaasına ilişkin ölçütler netleştirilmiştir.
Yargıtay’a göre muris muvazaasının varlığından söz edebilmek için:
1. Görünüşteki işlemin (örneğin satışın) gerçek bir iradeye dayanmaması gerekir,
2. Bu işlemin, mirasçılardan mal kaçırma kastı ile yapılması gerekir,
3. İşlem sonucunda saklı paylı mirasçıların haklarının ihlal edilmiş olması gerekir.
Bir dosyamızdan örnek durum ile izah etmek gerekirse;
Miras bırakan baba, üç çocuğundan yalnızca birine evini “satmış” gibi göstererek tapuda devretmiş, ancak gerçekte herhangi bir bedel alınmamıştır. Bu işlem görünüşte bir satış olsa da, gerçekte bağış niteliği taşıdığından ve diğer çocuklardan olan müvekkilimizin miras hakkını zedelediğinden muris muvazaası söz konusudur.
Muris Muvazaası Davası Nedir?
Muris muvazaasına konu olan işlemler geçersiz sayıldığından, saklı pay sahibi veya diğer hakları ihlal edilen mirasçılar tarafından tapunun iptali ve tescili için dava açılabilir.
İspat Yükü ve Deliller
Muris muvazaasının varlığını iddia eden taraf, bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İspat serbestliği ilkesi gereği, aşağıdaki deliller kullanılabilir:
• Tanık beyanları,
• Miras bırakanın ekonomik durumu,
• Taşınmazın rayiç bedeli ile işlem bedeli arasındaki fark,
• Diğer mirasçılarla olan ilişkiler,
• Yazılı belgeler ve beyanlar.
Yargıtay, bu tür davalarda tanıkla ispatı da mümkün görmektedir. Bu nedenle aile fertlerinin, komşuların veya tarafları tanıyan kişilerin tanıklığı etkili olabilir.
Muris muvazaası, miras bırakanın iradesini kötüye kullanarak bazı mirasçıları mirastan mahrum bırakmak amacıyla yaptığı işlemlerde gündeme gelir. Görünüşte yapılan satış veya devir işlemlerinin gerçek iradeyi yansıtmadığı hallerde, bu işlemlerin iptali için yasal mirasçılar dava açabilir. Türk yargı pratiği, muris muvazaası davalarında mirasçının hakkını koruyucu yönde gelişmiştir.
📞 Yaşadığınız mal kaçırma süreci ile ilgili danışmanlık almak ister misiniz?
Avukatlarımız, Miras Hukuku alanında uzmanlığıyla tüm sorularınızı yanıtlamaya ve sizi doğru şekilde yönlendirmeye hazır.
Detaylı bilgi için ücretsiz ilk görüşme randevusu alın


Yorumlar