Boşanma Davasının Üzerinden Zaman Geçtikten Sonra Nafaka Artışı Mümkün mü?
- abhukuuk

- 27 Eki
- 4 dakikada okunur
Ofisimizde sıkça karşılaştığımız bir husus; boşanma kararından bir süre sonra nafaka miktarının yetersiz hale gelmesidir. Boşanma kararında belirlenen nafaka, tarafların o dönemdeki ekonomik koşulları dikkate alınarak tespit edilir. Ancak zaman içinde hayat pahalılığı, ekonomik koşulların değişmesi, enflasyon oranları veya tarafların gelir düzeyinde meydana gelen değişiklikler veya çocukların artan ihtiyaçları, bu miktarın güncelliğini yitirmesine yol açabilir.
Bu durumda nafaka artış davası gündeme gelir. Boşanma kararının üzerinden bir yıl veya daha uzun süre geçmiş olması, nafaka artış talebi için bir engel teşkil etmez.
Nafaka Artışı Davasının Hukuki Dayanağı
Türk Medeni Kanunu’nun 176/4. maddesi uyarınca:
“Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde, irat biçiminde ödenen nafakanın artırılması veya azaltılması istenebilir.”
Ayrıca TMK m. 331 de nafaka miktarının yeniden değerlendirilmesine olanak tanır:
“Durumun değişmesi hâlinde hâkim, istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirleyebilir.” Bu iki hüküm uyarınca, hem yoksulluk nafakası hem de iştirak nafakası yönünden artış talep edilebilir.
Hangi Tür Nafakalar Artışa Konu Olabilir?
Yoksulluk Nafakası: Yoksulluk nafakası, boşanma sonucunda ekonomik olarak zor duruma düşecek olan ve kusuru diğer taraftan daha ağır olmayan eş lehine hükmedilen bir nafaka türüdür. Türk Medeni Kanunu’nun 175. maddesine göre, boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka talep edebilir. Bu nafaka, evlilik birliğinin sona ermesiyle birlikte geçimini sağlamakta zorlanacak olan eşin yaşamını sürdürebilmesi amacıyla düzenlenmiştir. Yoksulluk nafakasının miktarı, tarafların ekonomik durumları ve yaşam standartları dikkate alınarak belirlenir. Kararda artış oranı belirtilmişse (örneğin her yıl TÜFE oranında artırılacağı kararlaştırılmışsa), nafaka her yıl bu oranda kendiliğinden artar. Ancak kararda böyle bir hüküm yoksa, ekonomik koşulların değiştiği, enflasyon ve hayat pahalılığı nedeniyle nafakanın yetersiz kaldığı durumlarda nafaka alacaklısı tarafından “nafaka artırım davası” açılabilir. Mahkeme, bu davada tarafların gelir durumlarını, ülke ekonomisini ve hakkaniyeti gözeterek yeni bir miktar belirler. Yoksulluk nafakası, nafaka alan kişinin evlenmesi, ölmesi veya yoksulluğunun ortadan kalkması hâlinde kendiliğinden sona erer.
İştirak Nafakası: İştirak nafakası ise boşanma veya ayrılık sonrası velayeti almayan ebeveynin, çocuğun bakım, eğitim, sağlık ve genel giderlerine mali gücü oranında katılımını sağlamak amacıyla hükmedilen nafakadır. Türk Medeni Kanunu’nun 182. maddesi gereğince bu nafaka, çocuğun üstün yararını korumaya yöneliktir ve velayet sahibi ebeveyne çocuğun giderleri için ödenir. Çocuk reşit oluncaya kadar devam eder; ancak çocuk eğitimine devam ediyorsa mahkeme kararıyla reşit olduktan sonra da sürebilir. İştirak nafakasının miktarı belirlenirken çocuğun yaşı, eğitim durumu, ebeveynlerin gelir düzeyi ve yaşam standartları dikkate alınır. Kararda yıllık artış oranı (örneğin TÜFE oranı) belirtilmişse nafaka bu oranda her yıl otomatik olarak artar; aksi takdirde, ekonomik koşullardaki değişim ve artan çocuk giderleri gerekçe gösterilerek nafaka artırım davası açılabilir. Mahkeme, artış oranını belirlerken enflasyon, TÜİK verileri, tarafların güncel gelirleri ve çocuğun ihtiyaçlarını dikkate alarak hakkaniyete uygun bir miktar takdir eder. İştirak nafakası, çocuğun 18 yaşını doldurması, evlenmesi veya kendi gelirini elde etmesi hâlinde sona erer.
Tedbir nafakası ise boşanma kesinleşince sona erdiğinden, burada artış talebinde bulunulamaz. Artış talebi ancak hükmedilen kalıcı nafaka türleri için söz konusudur.
Nafaka Artışı Davası Ne Zaman Açılabilir?
Nafaka artış davası açmak için belirli bir süre sınırı yoktur. Boşanma kararının üzerinden ister 6 ay, ister 10 yıl geçmiş olsun; nafakanın ekonomik koşullara göre yetersiz kaldığı somut olarak ortaya konulabiliyorsa dava açılabilir. Ancak uygulamada mahkemeler, en az bir yıl gibi makul bir süre geçtikten sonra yapılan artış taleplerinde daha olumlu yaklaşmaktadır. Bunun nedeni, kısa sürede açılan davalarda “mali durumun önemli ölçüde değişmediği” kanaatine varılabilmesidir.
Nafaka Artış Davasında Yetkili Mahkeme
Dava, nafaka borçlusunun ikametgâhı Aile Mahkemesi’nde veya nafaka alacaklısının yerleşim yeri mahkemesinde açılabilir.
Dava Açmak Yerine Artış Şerhi Belirtmek Mümkün mü?
Boşanma kararında taraflar, nafaka miktarının her yıl belirli bir oranda artırılacağını kararlaştırabilir. Örneğin; “Nafaka miktarı her yıl TÜFE oranında artırılır. ”Bu tarz hükümlerin varlığı halinde, ayrıca dava açmadan her yıl otomatik artış uygulanır. Ancak boşanma kararında artış oranı belirtilmemişse, yeni bir dava açılması zorunludur.
Nafaka Artış Talebinde Dikkate Alınan Ölçütler
Mahkeme, nafaka artışına karar verirken şu unsurları dikkate alır:
Tarafların gelir düzeyleri ve yaşam standartları
TÜİK’in yıllık TÜFE (Tüketici Fiyat Endeksi) artış oranları
Nafaka alacaklısının artan giderleri (kira, eğitim, sağlık, ulaşım vb.)
Nafaka borçlusunun mali gücü ve ödeme kapasitesi
Hakkaniyet ilkesi (TMK m. 4)
Mahkeme, bu verileri değerlendirerek genellikle TÜFE oranında bir artışa hükmeder. Ancak taraflardan birinin gelirinde olağanüstü değişiklik varsa, bu oran yükseltilebilir veya düşürülebilir.
Delil ve Belgelerin Önemi
Nafaka artış davasında, talebi desteklemek için somut veriler sunmak büyük önem taşır. Dava dilekçesine şu belgeler eklenebilir:
Güncel maaş bordrosu veya gelir beyanı
SGK hizmet dökümleri
Banka hesap hareketleri
Eğitim, sağlık ve yaşam giderlerine ilişkin faturalar
TÜİK enflasyon oranı tabloları
Tanık beyanları (tarafların mali durumuna ilişkin)
Bu deliller, hakimin “hakkaniyetli” bir artış oranı belirlemesine yardımcı olur.
Nafaka artış davasında, mahkeme, artışı geriye dönük olarak karar tarihinden itibaren değil, dava tarihinden itibaren uygulanmak üzere hükmeder. Karar kesinleştiğinde, yeni nafaka miktarı icra takibine konu edilebilir.
Uygulamada Sık Karşılaşılan Sorular
Boşanma kararının üzerinden bir yıl geçti, nafaka artışı için dava açabilir miyim? Evet. Süre sınırlaması bulunmaz. Ekonomik koşulların değiştiğini gösterebilirseniz, artış talebiniz kabul edilebilir.
Kararda artış oranı belirtilmişti, yine de dava açmalı mıyım? Hayır. Artış oranı belirlenmişse, her yıl otomatik olarak uygulanır. Ancak oran çok düşük kalmışsa, hakkaniyet gereği yeni bir dava ile bu oranın güncellenmesi istenebilir.
Nafaka borçlusunun geliri azaldıysa artış yapılmaz mı? Mahkeme, her iki tarafın da güncel gelir ve gider durumunu birlikte değerlendirir. Sadece alacaklının ihtiyaçları değil, borçlunun ödeme gücü de dikkate alınır.
Boşanma kararının üzerinden ne kadar süre geçmiş olursa olsun, nafaka miktarı günün ekonomik koşullarına göre yetersiz hale gelmişse nafaka artış davası açılabilir. Bu tür davalarda dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, artış talebinin somut ve belgelerle desteklenmiş gerekçelere dayanmasıdır. Ekonomik veriler, gelir değişimleri ve hayat pahalılığı unsurlarıyla desteklenen bir başvuru, mahkemeler nezdinde çok daha güçlü bir etki yaratır.
"Bu yazı genel bilgilendirme amacı taşır. Her somut olayın kendine özgü koşulları bulunmakta olup, kişisel hukuki değerlendirme için avukat desteği alınması önerilir."




Yorumlar